HALDAN BİLMEZ DILOYLOY -
26.04.2014
17 kere okundu
Elleri mavi bahar ve göğsünde içimi ferahlatan yeşillik, boydan boya sevdiğim sarı mor ve pembeler… Yokluğunu hatırladığınız düzlükler, sığındığınız kuytular, hadi gidelim deyip hiç gidemediğiniz uzak şehirler. Sonbaharda bahar kokusu, yazın kar soğuğu, Konya’da deniz, Giresun’da alabildiğine ıssız kuraklıklar. Ben miyim yolunu kaybeden yoksa yol mudur bende kaybolan.
Eskiden sonbaharı severdim, şimdi yeşil istiyor canım, çiçek istiyor, bahar istiyor. Köyümü istiyorum kaçıp şehrin gürültüsünden. Kendimden kaçıp çocukluğumu bulmak istiyorum. Meryem Yenge yerdeki abimi değil de her seferinde elma ğacının tepesindeki benden bakkaldan ekmek almamı istesin, Halis ile didİşelim asla kavgamızın bir galibi olmayacağını bile bile. Annemden izinsiz Lambat’a gidip en beceriksiz hallerimle mahalle maçı yapayım aç susuz. Sonra eve geleyim korka korka, her seferinde fırça bazen da cila kıvamında dayak yiyeyim istiyorum çocuk olmanın verdiği umursamazlıkla.
Maç yaptım son dersi asıp, maç yaptım ter su içinde kalmak pahasına. Son demlerim bunlar, son çırpınışlarım. Belim gidecek önce, sonra ayaklarım ve hevesim, en kötüsü de hevesim.
Haldan bilmez dıloyloy, söz anlamaz ne çare.
burak
aslan
13.07.2014 Pazar
ne yazdığınız konusunda hiç bir fikrim yok ama yine de sıkılmadan okunuyor. teşekkürler.